Ölümden sonraki dünya imkansız değil

Herşeyden önce yaratmak yeniden yaratmaktan daha zordur. İnsanı Allah’ın yarattığını kabul edersek insanı yeniden yaratmanında imkansız olmadığını kabul etmeliyiz.

Kur’an-ı Kerim, ölüleri diriltmenin imkansız olmadığını ispatlamak için birçok örnek verir. Bir kimse,Peygamber Efendimize (s.a.v.) yanına gelerek elinde elinde tuttuğu kurumuş, kemiği sıkarak toz haline getirdi, ufalanan ve dağılan kemiği kimin dirilteceğini sordu.

Yasin suresi 78-79. ayetleri: “Kendi yaratılışını unutup bize örnek getirmeye kalkışıyor ve “Şu çürümüş kemiklere kim can verecekmiş?” diyor. De ki: “Onları ilk başta yaratmış olan diriltecek. O yaratmanın her türlüsünü bilir.”

Bir üretici, ürünleri parçalarına ayırıp sonra yeniden monte edebileceğini söylüyorsa, bunda şaşılacak bir şey yoktur çünkü bir şeyi ilk başta yapmak, onu söküp tekrar monte etmekten daha zordur.

Mead’ı inkâr edenlerin vesvesesi iki şeydedir:

İsrâ suresi, 49. ayeti: “Dediler ki: “Biz bir kemik yığını haline gelmiş, ufalanmışken yepyeni bir yaratmayla dirilecek mişiz, öyle mi?”

İsrâ suresi, 51. ayeti: “İsterse canlanmasını aklınızın almadığı herhangi bir yaratık!” Bu defa da “Bizi tekrar hayata kim döndürecek?” diyecekler. “Sizi birinci defa yaratan” de. Sonunda onlar, sana alaylı bir tarzda başlarını sallayacak ve “Ne zamanmış o?” diye soracaklar. De ki: “Yakın olduğunu sanıyorum.”

Ölülerin parçalanıp yeniden dirilmelerini bu kadar ihtimal dışı bulanlar, yaratılış ilkesinden neden şüphe duymuyorlar? Basit bir işçi saksıyı kırıp aynı topraktan yeni bir saksı  yapacağım dese bu şaşırılacak bir şeymidir yada bir uçak üreticisi, bir uçağı parçalarına ayırabileceğini ve parçaları onu yeniden yapmak için kullanabileceğini söylese, bu şaşırtıcı olur mu? Hayır, çünkü ilk etapta başarmış biri için bunu yapması çok kolaydır.

Rûm suresi, 27. ayeti: “Varlığı ilkin yaratan, sonra bunu tekrar eden O’dur ve bu O’nun için pek kolaydır. Göklerde ve yerde en yüce sıfat O’nundur. O mutlak galiptir, hikmet sahibidir.”

Dağınık ve cansız parçacıklardan bir canlının nasıl oluştuğuna dair daha basit örnekler verebiliriz: İnek ot yer ve ot parçacıklarından süt çıkar. İnsan bir lokma ekmek yer ve ondan gözyaşı, kan, kemik, saç, tırnak, et vs yapılır. Eriyen metal, içindeki katmanları dışarı döker...

Bir ineğin sindirim sisteminin ottan süt çıkarabileceğini, bir insanın petrolden ip çıkarabileceğini..vs kabul ettiğiniz halde Allah’ın dünyayı hareket ettirdiğini duyar duymaz kabul etmiyorsunuz?

Birkaç kısa ayet

A’râf suresi, 29. ayeti:” ..  İlkin sizi yarattığı gibi (yine O’na) döneceksiniz.”

Vâkıa suresi, 62. ayeti: “Hiç kuşkusuz ilk yaratılışınızı biliyorsunuz; düşünüp ibret alsanıza!”

Tarık suresi, 5-7. ayetleri: “İnsan neden yaratıldığına bir baksın. O, atılan bir sudan yaratıldı. O su, bel ve göğüs kafesi arasından çıkar.”

Kıyâmet suresi, 40. ayeti: “ Peki bütün bunları yapan, ölüleri diriltemez mi?”

İsrâ suresi, 99. ayeti: “Düşünmediler mi ki, gökleri ve yeri yaratmış olan Allah, kendilerinin benzerlerini de yeniden yaratmaya kādirdir! Allah onlar için bir vade takdir etti, bunda kuşku yoktur. Ama zalimler inkârcılıktan başkasını kabullenmediler.”

Meryem suresi, 67. ayeti: “İnsan düşünmez mi ki, daha önce hiçbir şey değilken biz onu yaratmışızdır?”

Muhsin Kıraati’nin İnanç İlkeleri (Mead) kitabından alıntıdır.