Temel insan sorularına cevaplar

İnsanoğlu doğası gereği övme ve sevmeye eğilimlidir ve bu ihtiyacına gerçek bir cevap bulamazsa hurafe ve hayal dünyasında kaybolur. Peygamberler bu ihtiyaçlara ilâhi mesajlar getirerek cevap vermişlerdir.

Bütün insanlarda ölümsüzlük duygusu ve ölümden sonra hayata devam etme arzusu vardır. Diğer taraftan insanın içindeki her duyguya iki şekilde yanıt verilebilir: 1-Geçici ve yanlış bir cevap, 2-Makul, kalıcı ve dürüst bir cevap

Örneğin susayan bir insan hem saf pınarlara hem de seraplara ve sahte su kaynaklarına yönlendirilebilir. Aç bir bebek süt için hem annesinin süt dolu memesine hemde yalancı memeye yönlendirilebilir.

İnsanlarda övme ve aşk duygusu vardır. Bu doğal istek Cenâb-I Hakka yönelmezse, insan hurafe ve hayal dünyasında kaybolur.

Peygamberler bu konuda ne söylüyor ?

1-İnsan boş yere yaratılmadı:” Sizi sırf boş yere yarattığımızı ve sizin artık huzurumuza geri getirilmeyeceğinizi mi sandınız? “(Mü’minûn suresi, 115. ayet)

2-  İnsanın yaratılışının temel bir amacı vardır ve bu da doğru yolu seçmek ve Allah'a kulluk etmektir: Ben cinleri ve insanları, başka değil, sırf bana kulluk etsinler diye yarattım. (Zariyât suresi, 56. ayeti)

3-İnsanın amacına ulaşması için ona doğal olan tüm imkanları sağladık: Görmüyor musun ki, Allah yeryüzündekileri ve O’nun emriyle denizde akıp giden gemileri sizin hizmetinize verdi! (Hac suresi, 65. ayeti)

4- İyi ve kötü amellerinizin her şartta ve her miktarda görülüp sayılacağını ona müjdeledik ve uyardık: Kim zerre miktarı hayır yapmışsa onu (karşılığını) görür. Kim de zerre miktarı şer işlemişse onu (karşılığını) görür. (Zilzâl suresi, 7-8. ayetleri)

5-İnsanlar yaptıklarından sorumlu tutulacaktır: Her nefis, yaptıklarına karşılık tutulan bir rehindir; (Müdessir suresi, 38. ayeti)

6-Kıyamet günü insanın tüm uzuvları sorgu sual edilecektir: Hakkında kesin bilgi sahibi olmadığın şeyin peşine düşme. Çünkü kulak, göz ve kalp, bunların hepsi ondan sorumludur. (İsrâ suresi, 36. ayeti)

Bunlar, ilahi peygamberlerin insanların fıtri arzularına verdikleri cevaplardır. Bu cevapların her biri, ileriki yazılarda tartışılacak olan bir dizi rasyonel ve makul nedene dayanmaktadır.

Muhsin Kıraati’nin İnanç İlkeleri; Mead kitabından alıntıdır.